Embriyolar üstündeki çalışmaları ve bu alanda dünya genelinde yapılan değişik çalışmalar üzerinde yaptığı araştırmalarla da tanınan Embriyolog Turgay Barut, hava kirliliğinin üreme sıhhatine ait laboratuvar çalışmalarının Amerika Birleşik Devletleri (ABD)’nin Maryland Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde gerçekleştirildiğini belirtti. Barut, “Yapılan çalışmanın neticelerina bakılırsa; yüksek seviyede hava kirliliğine maruz kalan erkek farelerde sperm sayısının azalmasından beynin hipotalamus bölgesindeki makul hudut hücrelerinin iltihaplanmasının sorumlu olduğunu göstermiştir” dedi.
Hava kirliliği ile doğurganlığın azalması içindeki temasın aslında yeni belirlenmiş bir durum olmadığını kaydeden Embriypolog Turgay Barut, “İnsanlar üzerinde yapılan çalışmalar, çapı 2,5 mikrometreden daha küçük olan havadaki partiküler unsur parçacıklarına yüksek seviyede maruziyeti, erkeklerde düşük sperm kalitesi ve bayanlarda yumurta rezervlerinin azalması ile ilişkilendirmiştir. tıpkı vakitte, Maryland Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden bilim adamları tarafınca Çevresel Sıhhat Perspektifleri isimli mecmuada yeni yayınlanan ve deney fareleri üzerinde yapılan son çalışma hava kirliliği ile düşük sperm sayısı içindeki ilişkiyi ve sistemini açıklayan birinci çalışmalardan biridir ve ayrıyeten bu etkiyi azaltma gayeli tedaviler için de bir potansiyel oluşturmaktadır” dedi.
Embriyolog Turgay Barut, açıklamasının devamında çalışmayla ilgili olarak şunları söylemiş oldu:
“Çalışmanın yürütücüsü Dr. Zhekang Ying’in bulgularına nazaran; hava kirliliğinden kaynaklanan hasarın – en azından sperm sayısında – farelerin beyinlerindeki tek bir inflamasyon belirtecinin ortadan kaldırılarak giderilebileceğini gösterdiğini ve bu, ziyanlı tesirleri önleyebilecek yahut hava kirliliğinin doğurganlık üstündeki tesirini aksine çevirebilecek tedaviler geliştirilebileceğini düşündürdüğünü açıklamıştır.
Evvelki araştırmalar, yüksek düzeylerde partiküle maruz kalan farelerin düşük sperm sayılarına sahip bulunmasına karşın, testislerinin iltihaplanma belirtileri göstermediğini ortaya koymuştu. Bu müşahede, bilim insanlarını bu fenomenin ardında alternatif düzenekler aramaya sevk etti. Hava kirliliğinin niye olduğu beyin iltihabının, testis işlevindeki değişikliklerden sorumlu olabileceğini öne sürdüler. Araştırmacılar, çalışmanın bir basamağında fareleri beyin hücrelerinde proinflamatuar enzim inhibitörü kappa B kinaz 2 (IKK2) belirtecinden mahrum olacak biçimde yetiştirdiler ve onları yüksek konsantrasyonlarda partiküllere maruz bıraktılar. Bu, sağlıklı farelerde sperm sayısını azalttı, fakat mutant olarak oluşturulan farelerde sperm sayısı olağan kaldığı gözlendi.
Dr. Ying ayrıyeten ‘Geriye dönüp baktığımda, Hipotalamusun beyin ve üreme sistemi içindeki ana yol ilişkisi olduğunu bildiğimiz için düşük sperm sayısıyla sonuçlanan bu inflamatuar karşılığın hipotalamustaki hudut hücreleri tarafınca oluşturulmasının epey mantıklı geldiğini belirtti. Çalışmada kullanılan 2.5 mikrometrelik partikül konsantrasyonlarının birden fazla insanın yaşadığı ortamlardan daha yüksek olduğu ve sperm sayısındaki azalma üstündeki tesirlerin nispeten düşük ölçüde olduğunu belirtmek gerekir.”
Hava kirliliği ile doğurganlığın azalması içindeki temasın aslında yeni belirlenmiş bir durum olmadığını kaydeden Embriypolog Turgay Barut, “İnsanlar üzerinde yapılan çalışmalar, çapı 2,5 mikrometreden daha küçük olan havadaki partiküler unsur parçacıklarına yüksek seviyede maruziyeti, erkeklerde düşük sperm kalitesi ve bayanlarda yumurta rezervlerinin azalması ile ilişkilendirmiştir. tıpkı vakitte, Maryland Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden bilim adamları tarafınca Çevresel Sıhhat Perspektifleri isimli mecmuada yeni yayınlanan ve deney fareleri üzerinde yapılan son çalışma hava kirliliği ile düşük sperm sayısı içindeki ilişkiyi ve sistemini açıklayan birinci çalışmalardan biridir ve ayrıyeten bu etkiyi azaltma gayeli tedaviler için de bir potansiyel oluşturmaktadır” dedi.
Embriyolog Turgay Barut, açıklamasının devamında çalışmayla ilgili olarak şunları söylemiş oldu:
“Çalışmanın yürütücüsü Dr. Zhekang Ying’in bulgularına nazaran; hava kirliliğinden kaynaklanan hasarın – en azından sperm sayısında – farelerin beyinlerindeki tek bir inflamasyon belirtecinin ortadan kaldırılarak giderilebileceğini gösterdiğini ve bu, ziyanlı tesirleri önleyebilecek yahut hava kirliliğinin doğurganlık üstündeki tesirini aksine çevirebilecek tedaviler geliştirilebileceğini düşündürdüğünü açıklamıştır.
Evvelki araştırmalar, yüksek düzeylerde partiküle maruz kalan farelerin düşük sperm sayılarına sahip bulunmasına karşın, testislerinin iltihaplanma belirtileri göstermediğini ortaya koymuştu. Bu müşahede, bilim insanlarını bu fenomenin ardında alternatif düzenekler aramaya sevk etti. Hava kirliliğinin niye olduğu beyin iltihabının, testis işlevindeki değişikliklerden sorumlu olabileceğini öne sürdüler. Araştırmacılar, çalışmanın bir basamağında fareleri beyin hücrelerinde proinflamatuar enzim inhibitörü kappa B kinaz 2 (IKK2) belirtecinden mahrum olacak biçimde yetiştirdiler ve onları yüksek konsantrasyonlarda partiküllere maruz bıraktılar. Bu, sağlıklı farelerde sperm sayısını azalttı, fakat mutant olarak oluşturulan farelerde sperm sayısı olağan kaldığı gözlendi.
Dr. Ying ayrıyeten ‘Geriye dönüp baktığımda, Hipotalamusun beyin ve üreme sistemi içindeki ana yol ilişkisi olduğunu bildiğimiz için düşük sperm sayısıyla sonuçlanan bu inflamatuar karşılığın hipotalamustaki hudut hücreleri tarafınca oluşturulmasının epey mantıklı geldiğini belirtti. Çalışmada kullanılan 2.5 mikrometrelik partikül konsantrasyonlarının birden fazla insanın yaşadığı ortamlardan daha yüksek olduğu ve sperm sayısındaki azalma üstündeki tesirlerin nispeten düşük ölçüde olduğunu belirtmek gerekir.”