Başkan Donald Trump altındaki öfkeli Amerikan politikası ile tartışma, mekanın ABD tedarikçilerine ne kadar bağlı olduğunu net bir şekilde kazandı. Amerika Birleşik Devletleri hala güvenilir bir ortak mı? Ve alternatifler nelerdir? IX editoryal ekibi, Federal Derneği IT Mittelland ve E. V., kısaca Bitmi'nin başkanı Oliver Grün ile konuştu. Bitmi, orta boy BT şirketleri için bir Alman lobi derneğidir ve Alman dijital endüstrisindeki yaklaşık 2500 şirkete göre bilgilerini temsil eder. Röportaj ve -mail aracılığıyla gerçekleşti.
Bay Grün, ABD tedarikçilerinden Almanya'daki yönetim ve şirketlere ne kadar bağımlı?
Bonn Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, Almanya'yı yurtdışından dijital teknolojilerden daha güçlü ikinci ve bu nedenle çok savunmasız olan ülkelere atanıyor. BİT Çinli ürünlerine ek olarak, her şeyden önce, Avrupa Sınır ve Sahil Ajansı tarafından Microsoft ve Amazon Cloud Services'in kullanımı ve Deutsche Bahn aracılığıyla AWS Cloud kullanımı gibi kritik alanlarda bulut hizmetleri, arama motorları ve bilgisayar yazılımı gibi Amerikan bilgi altyapılarına da bağlıyız.
Bu bağımlılık özellikle endişe vericidir, çünkü ABD giderek daha fazla güvenilmez bir ortak sergilemekte ve ACT dijital hizmetleri ve dijital pazarlar gibi AB düzenlemelerine açıkça saldırır. Bu jeopolitik arka planda, özellikle bizi savunmasız kılan bağımlılığın tek üstüdür. Çünkü bu şantaj riski yaratır. Dolayısıyla, dijital benliğimizi ve esnekliğimizi garanti etmek için acil bir eyleme ihtiyaç vardır.
Ve bir değişiklik için yol haritası ne olmalı?
Kısa vadede, idari dijitalleşme için yeni çözümler tanıtıldığında, Avrupalı tedarikçilerin pazarına dahil edilebilir. Bu nedenle Bitmi, ürünün dijital egemenliği güçlendiren ve Avrupa verilerinin yasası ve egemenliğine uyumu garanti eden aynı hizmet alanıyla seçildiğini garanti eden kamu tahsisinde egemen bir maddeyi önermektedir. Aynı zamanda, teknolojinin açılması esastır: açık kaynak gibi belirli teknolojilerde bir kısıtlama, iç pazarın çoğunu dışlayacaktır. Durumun aciliyeti ışığında bunu karşılayamayız.
Başka bir acil önlem, federal ve AB düzeyinde iki yıllık bir tanıtım durağıdır. Çünkü dijital egemenliğimizin anahtarı olan dijital iç ekonomimiz esas olarak küçük ve orta ölçekli şirketlerden oluşmaktadır. Bunlar, düzenlemelerle orantısız bir şekilde yüklenir ve bu nedenle, uygunluk ve bürokratik çaba maliyetlerini kolayca koyan ve aynı zamanda iç pazarlarında çok daha az düzenleme olan Amerikan teknoloji şirketlerine kıyasla dezavantajlıdır. Orta boy terimde, düzenlemelerin sökülmesi, örneğin AI yasasının orta ölçekli şirketleri hariç, düzenleyici bir durağın ötesinde de etkili olacaktır.
Ücretsiz bülten IX'u zaten biliyor musunuz? Şimdi kaydolun ve her ay hiçbir şey kaçırmayın: bir sonraki sayıdaki Haber/s/ny1e Mayıs-i başlığının konusudur: kötü amaçlı yazılım olmadan böyle eklenirsiniz.
Alman ve AB tedarikçileri ABD tedarikçilerini fiyat ve teknik hizmet açısından değiştirebilir mi?
İşletme-tüketici bölgesinde, konsolide çözümlerle rekabet etmek çok gerçekçi değildir, çünkü pazar zaten burada sıkı bir şekilde bölünmüştür. İşletmeler arası ve iş-iş-iş-işletme alanında, kurumsal yazılım, yönetim ve bulut çözümlerinin dijitalleştirilmesi için yazılım gibi kesinlikle rekabetçi Avrupa ürünleri vardır. Bunlar, Avrupa hukukuna sadakat ve verilerin egemenliğinin belirleyici avantajını sunar. Buna ek olarak, AB tedarikçileri genellikle niş yeterlilikleri ve sektör uzmanlığı ile karakterize edilir, bu da çözümlerinin özellikle kullanıcıların KOBİ'leri için daha iyi avantajlar sunduğu anlamına gelir.
Mevcut durumda, dijital egemenlik aynı zamanda muazzam göç projeleri anlamına geliyor. Sizce maliyetleri ne içerecektir?
Açık kaynak gibi teknolojik özellikler aracılığıyla her zaman yurtdışında çözümlere güvenmemek veya iç piyasa ekonomisinin çoğunu dışlamak büyük bir adım olacaktır.
Göç projeleri için maliyetler için stratejik bir prosedür öneriyoruz. Her şeyi tek başına geliştirmek veya herhangi bir Avrupa dışı başvuruyu bire bire değiştirmek ne makul ne de gerçekçidir. Bununla birlikte, devlet, iş ve toplum dijital dönüşümün tüm merkezi alanlarında harekete geçebilmelidir. Bu özellikle yönetimin dijital altyapısını içerir. Yüksek dijitalleştirme gereksinimi ışığında, merkezi bir seçim kriteri olarak dijital egemenlik ile yeni ödüllere özel bir odak noktası olmalıdır.
Tam dijital egemenlik hiç mi? İdeal olmanız gereken alanlar?
Tam dijital egemenlik gerçekçi ve gereksiz değildir. Bununla birlikte, Avrupa, tüm dünyada dijital değer yaratma sürecinde en azından kilit pozisyonları işgal ettiğimiz bir kilit taşı stratejisine rehberlik edebilir. Örneğin, yarı iletkenlerin üretimi alanında, Hollandalı şirket ASML böyle bir konuma sahiptir, şirket yazılımında SAP, diğerleri son 70 yıldaki dünya niş pazarının liderlerine birçok dijital analog nişlerde fethedilebilir.
Özellikle B2C pazarında, tam dijital egemenlik hedefi gerçekçi olmayacaktır. Bununla birlikte, belirleyici B2B ve B2G'de, önemli piyasa paylaşımlarını aktif olarak garanti etme ve dijital geleceği değerlerimize göre modellemeye ve dolayısıyla dijital benliği elde etme olasılığı vardır. Bu alanlarda Avrupa çözümü olmaması yaygın bir başarısızlıktır. Tabii ki, çabalar korumacılığa neden olmamalıdır. Yalnızca yurt dışından iyi bir çözüm mevcutsa, satın alınmalı ve kullanılmalıdır.
Bay Grün, röportaj için çok teşekkür ederim!
(AXK)
Bay Grün, ABD tedarikçilerinden Almanya'daki yönetim ve şirketlere ne kadar bağımlı?
Bonn Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, Almanya'yı yurtdışından dijital teknolojilerden daha güçlü ikinci ve bu nedenle çok savunmasız olan ülkelere atanıyor. BİT Çinli ürünlerine ek olarak, her şeyden önce, Avrupa Sınır ve Sahil Ajansı tarafından Microsoft ve Amazon Cloud Services'in kullanımı ve Deutsche Bahn aracılığıyla AWS Cloud kullanımı gibi kritik alanlarda bulut hizmetleri, arama motorları ve bilgisayar yazılımı gibi Amerikan bilgi altyapılarına da bağlıyız.
Bu bağımlılık özellikle endişe vericidir, çünkü ABD giderek daha fazla güvenilmez bir ortak sergilemekte ve ACT dijital hizmetleri ve dijital pazarlar gibi AB düzenlemelerine açıkça saldırır. Bu jeopolitik arka planda, özellikle bizi savunmasız kılan bağımlılığın tek üstüdür. Çünkü bu şantaj riski yaratır. Dolayısıyla, dijital benliğimizi ve esnekliğimizi garanti etmek için acil bir eyleme ihtiyaç vardır.
Ve bir değişiklik için yol haritası ne olmalı?
Kısa vadede, idari dijitalleşme için yeni çözümler tanıtıldığında, Avrupalı tedarikçilerin pazarına dahil edilebilir. Bu nedenle Bitmi, ürünün dijital egemenliği güçlendiren ve Avrupa verilerinin yasası ve egemenliğine uyumu garanti eden aynı hizmet alanıyla seçildiğini garanti eden kamu tahsisinde egemen bir maddeyi önermektedir. Aynı zamanda, teknolojinin açılması esastır: açık kaynak gibi belirli teknolojilerde bir kısıtlama, iç pazarın çoğunu dışlayacaktır. Durumun aciliyeti ışığında bunu karşılayamayız.
Başka bir acil önlem, federal ve AB düzeyinde iki yıllık bir tanıtım durağıdır. Çünkü dijital egemenliğimizin anahtarı olan dijital iç ekonomimiz esas olarak küçük ve orta ölçekli şirketlerden oluşmaktadır. Bunlar, düzenlemelerle orantısız bir şekilde yüklenir ve bu nedenle, uygunluk ve bürokratik çaba maliyetlerini kolayca koyan ve aynı zamanda iç pazarlarında çok daha az düzenleme olan Amerikan teknoloji şirketlerine kıyasla dezavantajlıdır. Orta boy terimde, düzenlemelerin sökülmesi, örneğin AI yasasının orta ölçekli şirketleri hariç, düzenleyici bir durağın ötesinde de etkili olacaktır.
Ücretsiz bülten IX'u zaten biliyor musunuz? Şimdi kaydolun ve her ay hiçbir şey kaçırmayın: bir sonraki sayıdaki Haber/s/ny1e Mayıs-i başlığının konusudur: kötü amaçlı yazılım olmadan böyle eklenirsiniz.
Alman ve AB tedarikçileri ABD tedarikçilerini fiyat ve teknik hizmet açısından değiştirebilir mi?
İşletme-tüketici bölgesinde, konsolide çözümlerle rekabet etmek çok gerçekçi değildir, çünkü pazar zaten burada sıkı bir şekilde bölünmüştür. İşletmeler arası ve iş-iş-iş-işletme alanında, kurumsal yazılım, yönetim ve bulut çözümlerinin dijitalleştirilmesi için yazılım gibi kesinlikle rekabetçi Avrupa ürünleri vardır. Bunlar, Avrupa hukukuna sadakat ve verilerin egemenliğinin belirleyici avantajını sunar. Buna ek olarak, AB tedarikçileri genellikle niş yeterlilikleri ve sektör uzmanlığı ile karakterize edilir, bu da çözümlerinin özellikle kullanıcıların KOBİ'leri için daha iyi avantajlar sunduğu anlamına gelir.
Mevcut durumda, dijital egemenlik aynı zamanda muazzam göç projeleri anlamına geliyor. Sizce maliyetleri ne içerecektir?
Açık kaynak gibi teknolojik özellikler aracılığıyla her zaman yurtdışında çözümlere güvenmemek veya iç piyasa ekonomisinin çoğunu dışlamak büyük bir adım olacaktır.
Göç projeleri için maliyetler için stratejik bir prosedür öneriyoruz. Her şeyi tek başına geliştirmek veya herhangi bir Avrupa dışı başvuruyu bire bire değiştirmek ne makul ne de gerçekçidir. Bununla birlikte, devlet, iş ve toplum dijital dönüşümün tüm merkezi alanlarında harekete geçebilmelidir. Bu özellikle yönetimin dijital altyapısını içerir. Yüksek dijitalleştirme gereksinimi ışığında, merkezi bir seçim kriteri olarak dijital egemenlik ile yeni ödüllere özel bir odak noktası olmalıdır.
Tam dijital egemenlik hiç mi? İdeal olmanız gereken alanlar?
Tam dijital egemenlik gerçekçi ve gereksiz değildir. Bununla birlikte, Avrupa, tüm dünyada dijital değer yaratma sürecinde en azından kilit pozisyonları işgal ettiğimiz bir kilit taşı stratejisine rehberlik edebilir. Örneğin, yarı iletkenlerin üretimi alanında, Hollandalı şirket ASML böyle bir konuma sahiptir, şirket yazılımında SAP, diğerleri son 70 yıldaki dünya niş pazarının liderlerine birçok dijital analog nişlerde fethedilebilir.
Özellikle B2C pazarında, tam dijital egemenlik hedefi gerçekçi olmayacaktır. Bununla birlikte, belirleyici B2B ve B2G'de, önemli piyasa paylaşımlarını aktif olarak garanti etme ve dijital geleceği değerlerimize göre modellemeye ve dolayısıyla dijital benliği elde etme olasılığı vardır. Bu alanlarda Avrupa çözümü olmaması yaygın bir başarısızlıktır. Tabii ki, çabalar korumacılığa neden olmamalıdır. Yalnızca yurt dışından iyi bir çözüm mevcutsa, satın alınmalı ve kullanılmalıdır.
Bay Grün, röportaj için çok teşekkür ederim!
(AXK)